Uyuz vakaları, son yıllarda artarak halk sağlığını tehdit eden önemli bir sorun haline geldi. Uzman Doktor Mustafa Muhammet Erkek, vakalardaki artışın yalnızca bireysel hijyenle açıklanamayacağını, ekonomik kriz, kalabalık yaşam alanları ve sağlık sistemindeki eksikliklerin bu yayılımın temel nedenlerini oluşturduğunu ifade etti.

Uzman Doktor Mustafa Muhammet Erkek, Türkiye’de son yıllarda artan uyuz vakalarına dikkat çekerek, ekonomik kriz ve yetersiz hijyen koşullarının hastalığın yayılmasını hızlandırdığını söyledi. “Uyuz yalnızca bireysel değil, toplumsal bir sorundur ve etkili tedbirler alınmazsa halk sağlığını daha büyük ölçekte tehdit edecektir” diyen Erkek, çözüm önerilerini sıraladı.

Uyuz toplum sağlığını tehdit ediyor

Elips Haber’den Ateş Çatıkkaş’a konuşan Dr. Mustafa Muhammet Erkek, uyuz hastalığındaki artışın çarpıcı istatistiklerle net bir şekilde ortaya konduğunu belirterek, vakaların yalnızca bireyleri değil, toplumu bir bütün olarak tehdit ettiğini ifade etti. Erkek, “Son beş yılda uyuz vakalarında yüzde 300 artış yaşandı. Bu artış, uyuzun yalnızca kişisel bir hijyen problemi olmadığını, toplumun genel sağlığını etkileyen bir sorun haline geldiğini kanıtlıyor. Kalabalık yaşam alanlarında hastalığın yayılma hızı çok daha yüksek ve bu durum, zincirleme şekilde yeni vakaların ortaya çıkmasına neden oluyor” diye konuştu.

“Ekonomik zorluklar ve hijyen eksikliği sorunun temelini oluşturuyor”

Hastalığın yayılmasında ekonomik zorlukların büyük bir etkisi olduğunu vurgulayan Dr. Erkek, ekonomik krizle birlikte hijyen koşullarının kötüleştiğini, bunun da hastalığın hızla yayılmasına zemin hazırladığını belirtti. Erkek, “Ekonomik sıkıntılar, insanların temel hijyen ürünlerine erişimini kısıtlıyor. Temizlik bir ihtiyaçtan ziyade lüks haline gelmiş durumda. Bunun yanı sıra, kalabalık ve hijyenik olmayan yaşam alanlarında insanlar aynı eşyaları kullanmak zorunda kalıyor. Bu da hastalığın yayılmasını hızlandırıyor” ifadelerini kullandı.

“Tedavide yaygın hata: Yalnızca hastayı tedavi etmek

Dr. Erkek, uyuz tedavisinde sık yapılan bir hataya değinerek, yalnızca hastayı tedavi etmenin yeterli olmadığını ifade etti. Uyuz hastasının yakın çevresinin de tedaviye dahil edilmesi gerektiğini belirtti ve aksi halde hastalığın tekrarlayarak hem bireyler hem de sağlık sistemi için daha büyük bir yük oluşturduğunu vurguladı.

Uyuz hastalığının belirtileri arasında kaşıntının yaygın olduğunu ve bunun genellikle bilek, dirsek, koltuk altı, bel, göğüs, kalça gibi bölgelerde görüldüğünü aktaran Erkek, yanlış ilaç kullanımının ciltte farklı sorunlara yol açabileceğini belirterek tedavinin mutlaka dermatolog gözetiminde yapılması gerektiğini ifade etti.

Devlet daha aktif rol oynamalı”

Dr. Erkek, uyuzla mücadelede Sağlık Bakanlığı’nın daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirtti. Hijyen ürünlerine erişimin kolaylaştırılması, toplu yaşam alanlarında düzenlemeler yapılması ve toplumun bilgilendirilmesi için kapsamlı kampanyalar başlatılması gerektiğini söyledi.

"Toplum bilinci artırılmalı"

Son olarak, bireysel ve toplumsal farkındalığın uyuzla mücadelede önemli bir yere sahip olduğunu dile getiren Erkek, halk arasında hastalıkla ilgili yanlış bilgilerin yaygın olduğunu ve doğru bilgilendirmenin hastalığın önlenmesinde kritik rol oynadığını ifade etti. Kişisel hijyene özen gösterilmesi ve hastalık şüphesi durumunda mutlaka doktora başvurulması gerektiğini hatırlattı.

Kaynak: https://www.elipshaber.com/uyuz-vakalarinda-yuzde-300-artis-uyuz-nedir-belirtileri-neler

--